Yeni umutlara merhaba demek isterdim ama şu sıralar imkansız gibi bir şey eskisinden çok daha kötülere gitmeye başladı hayatım biter dediğim her sik mutlaka buda geçer dediğim ne varsa ama geçmemeye başladı hayattan soğumam konusunda herkes iş birliği yaptı istanbul sokaklarında bir gün kendimi yakıcam ama öyle bir eylem olucak ki bu tüm dünya beni konuşucak inanıyorum buna sadece intiharın nasıl bir eylem olduğuna inanıyorum şu sıralar yusufun dipsiz kuyularda tanrı tarafından korunduğuna inandığım gibi tanrım diyorum beni terk etmişti bir daha gelmemek üzere terk edildim kendimi terk ettim canım sıkıldı organlarımı terk ettim. Eylemlerin en güzelini camdan bakarken gördüm karanlıktan gün ışığına doğru ilerleyen saatlerde güneşin camımın önüne vurmak için hızla ilerlediği saatlerde ve o gün sigara içmiştim yine ben kahrolası ben fonda ne çalıyordu bilmiyordum kutsal kitap vardı elimde onu yakıyordum kilisede papaz ile rahibenin biri seks yapıyordu. Dehşete düştüm kilisede seks yapmak günahtı isa insanlar için acı çekmişti bir kere ve bir daha acının en büyük eylem olduğunu dünyaya gelmekle anlamıştı ve bir daha kimseye inanmamak gerektiğini tanrıya söylediğinde yeryüzüne çekildi. Nankördü insanlar kırmak için, sikmek için ellerinde ne kadar koz varsa kullanmak için uğraşan birer canlıydı insanlar iblis sadece kukla görevini yerine getiriyordu sadece yoldan sapmaları için uğraşıyordu, insanlar yolunu kaybedeli yıllar olmuş ilk insan ademin yasak elmayı yemesi gibi yada havvanın cennette çıplak kalması gibi bir şeydi her neyse...
Ben ilahımı kendim yarattım, kendi ellerimle müzik dinlediğim zamanlarda buldum ve bir gece yarısı öldürdüm kimseler duymasın diye şizofren biri oldum. İnsanlar beni linç etmesin diye zaten insanlar beni çoğu kez linç etti öldürdü, kalbimi kırdı, kırık bir kalple yaşadım bunca sene yaşatmaya zorlandım. Elimde olan ne varsa her şeyi kullandım bütün gücümle savaştım yenildim spartalı biri olarak perslere yenildim sayıca üstün olan onlardı ben sadece kendim için değildi kalbim için savaşmıştım ama onunda bir boka yaramadığını görünce savaşında hiç bir sike yaramadığını anlamıştım iş işten geçtikten sonra sikildikten sonra, tecavüze uğrayan bir meryem olmaktansa ruhumu iblise satmaya cennetlik olarak gördüm ve kendimi öldürdüm...
İnsanın kalp kırıklığı denilen şeyi çok boktan bir şey mutlaka birine güveniyorsun, mutlaka birine inanıyorsun ama zaman sonra inandığın, değer verdiğin her insan gitmeyi seçiyor hatta sende olabildiğince koşarak uzaklaşmayı seçiyor hülya gibi, ebru gibi bu kadınlarda benim için öyle oldu ikisini de sevdim ikisi de koşarak uzaklaştılar benden biri giderken diğerinin bıraktığı işi devam ettirdi, kalbimi kıra kıra, kalbimi sike sike gittiler zaman benim için geriledi ve bir daha hiç mi hiç ileriye gitmedi hayattan midem bulanınca bir köşede indim organlarımı kustum üzerim kirlendi gitmek için yaşadığım hayatı terk etmek için inandığım insanlar oldu, o insanlarda kırdı beni kırıla kırıla yaşamaya devam ettim sonra hayatıma çok özel giren o iki kadın gibi başka kadınlarda girdi onlarda diğer ikisinin görevini devraldı yani kırmayı seçtiler bende sıkıldım artık, bunaldım yaşayacağım ne varsa başka birine emanet etmek istedim o yaşasın dedim ben gideyim dedim kabul etmedi sağ olsunlar emanetçilerde sırtıma hançer saplayarak kanımı döktüler kadınlar tanrım onlar bazen o kadar kusursuz ki acaba diyorum onları yaratırken neyi düşündün tanrının zekasına bu yüzden hayran kaldım ve azraille olan savaşımı bir kenara atarak gitmeyi ve terk edilmeyi seçtim...
Yusuf gibi çıkartıp çıkartıp kuyulara attılar beni zaman sonra inandığım o insanlar güvendiğim kişiler eylemlerine devam ederek hızla terk etmeyi seçmek için bir birleriyle yarıştılar. Bir gece iblis dua ediyordu tanrıya bu kezde iblis için şaşırmıştım dua eden cahennemde yanmak için yeni bir kapı açtıran iblis ağlıyordu tanrının kusursuz oluşuna değil tanrı hata yapmıştı her insan gibi tanrıda hata yapmıştı insanlar artık iblise güvenmiyordu daha çok kötü, daha çok öldürme arzusuyla savaşan insanlar iblisi kuyuya, cehennemin dördüncü kapısına atmışlardı. Bu yüzden iblise kırıldım iyi olanları toplasaydı belki dünyada ne kadar kötü kişiler varsa hepsini yenebilirdi. İyi biri olmamak için kendimi sevmemek için bende kapıların birinde bekledim insanların üzerime üzerime yürüdüğü o zamanlarda kimseye çarpmadım bazıları çarptı özür dilemek yerine kavga çıktı kan aktı...
Kahroldum, kendimi kahrettim yeter dediğim günlerde yetmediğini anlayınca kendimi delirttim, yetmedi insanları delirttim bana inanan insanları üzdüm, üzüldüm yanımda olan insanlar kalp kırıklığından başka hiç bir şey elde edemediler benim gezegenim kırılgan bir inşaatın tepesine kurulmuş bir binaydı birisinin dokunmasıyla çökebilecek bir bina ve kimsenin dokunmaması içinde kendimi yaraladım her seferinde sonrasında çok kan kaybettim ama alıştım. Yaşadığım günlerde başka birilerini bekledim ev sahibi bendim birinin ziyaret etmesini bekledim geldikleri oldu ama diğer insanlar gibi olmadı bazıları yüzümü güldürdü, bazıları yanlış anlamaların üzerine yeni bir çin seddi inşa ettiler nankörleşmemi daha da kötü biri olmam için çaba gösterdiler yolumdan dönmemek üzerine kendime verdiğim söz üzerine kimseye inanmadım... inanmak kötü bir eylemdi benim için inandığım zaman mutlaka kırılacaktım ama bu kez son kez tanrı için bir kadına inandım oda ruhuma tecavüz etti ve öldüm ölmeyi terk etmiştim ama yine geldi uzun mektuplarımın ardı sıra bu kez beynimin içinde ne kadar bomba varsa hepsini patlattım yetmedi öldürdüm
Evet nankör bizleriz iblis değil sizlersiniz kalbimi kıran kişiler bir gün inandığım bütün kutsal şeylerin üzerine yemin ettiğim o gün gelecek her şey geçecek ama o zaman bu yaşadığım yeryüzünde ben olmayacağım intihar eylemlerinin sonuncusunu bedenime oradan da azraile emanet edeceğim...
Bölüm sonu....
Devamı ne zaman gelecek?
YanıtlaSil