Kendime şunu söylüyorum geçecek bunlar ibrahim sabır biraz daha dayan her şey bitecek bittiği gün o zaman geriye dönüp bak nasıl da boşa geçmiş onca acı, keder, yorgunluk gülücem sonra cebimden bir dal sigara çıkarıp yakıcam güzelce içime çekip dumanı küfür edicem hayata geçtiği gün bu acılar nasıl koydum ama diyip dalga geçicem.. amına koym biliyorum şu kötü durumlar elbet beşimi bırakacak mutluluğa merhaba diyeceğim ama ne zaman bende bilmiyorum ruhumu siken kaç orospu oldu, kaç kişi tarafından öldürülüp öldürülüp yeryüzüne atıldım.. Kendimi terk etme isteği şu sıralar çok fazla o kadar çok fazla ki hesabını tutmakta zorlanıyorum bi şarkı sözünde diyor hani anılar mı, acılar mı yoksa kırık umutlar mı? Benim kaçıncı acım bu kaçıncı kanayan yüreğim acaba diye düşünüyorum bazen neden yüreğim kanıyor bu kadar kan kaybından neden ölmüyorum hala diyorum boşuna geçmiş hayatın çilesini neden tek başıma çekiyorum diyorum bazen. Bazen gece yarısı uyanıyorum sabaha kadar oturuyorum kahrolası ev gökyüzüne bakmadığı için bende camdan bakınıyorum öyle mal mal sigara içiyorum kahve yapmak istiyorum kendime sıcak bir kahve yapmak ama üşeniyorum sonra boş ver diyorum sigara içiyorum sabaha kadar kaç dal içtiğimi saymıyorum bile saymıyorum artık. Üşeniyorum mutfağa gidip kendime kahve yapmak bile üşengeçliğimden kaynaklanan bir durum söz konusu açıkçası kendimi saatte iki yüz kilometre hızla giden bir aracın altına atsam ölür müyüm diyorum bazen ölsem siktir olup gitsem kurtulsam şu gezegenden başka hiç bir bok istemiyorum açıkçası 22 yaşıma geldim hala bir boka sahip değilim bir evim var başka hiç bir bok yok hayatımda bu yaşıma kadar nasıl geldim ne dertler çektim benden başka kimse bilemez birde allah hani bizi sürekli gören, duyan biri karşı gelmiyorum allaha haşa bir kul olarak asla ama aslada gelmem sikindirik bir kul işte niye karşı gelsin ki gelse bile ne yapabilir ki koskocaman tanrının karşısında ne yapabilir hiç bir şey evet hiç bir şey benim hayatımda böyle 22 yıldır hiç bir bok yapamamış bir insan olarak ağlamaktan da sıkıldım amına koyim vallah diyorum eski yıllara göre bu sefer acı çekmedim ama o çektiğim acılar birikti birikti götüm de patlıyor işte bir bir sikmek için sıraya girmişler... ruhumu iblise satsam kaç para verir? Neyse boş verin bunları 18 gün sonra mezarlığa gideceğim kararım şöyle olsa diyorum,, öldürsem yada mezarın içine girsem ulan desem bok mu vardı da beni yalnız başıma bıraktın desem babama günah olur mu? Yada rakı alıp gitsem yanında içsem ne kadar günah olur ki? Günahlarım umurumda değil artık Diyor ya Ahmet Kaya Siz benim neler çektiğimi nereden bileceksiniz diyor'' İnsanları yargılamak için tuzağa düşürmek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar kanunları gereği doğalarının bir gereği bunu yapıyorlar koskoca sultan süleyman han hazretlerine kalmamış bir dünya menfaati için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar ben tanrı olsam insanları yalnız başına bırakmazdım çünkü çok nankörler insanlar o kadar çok nankör insan var ki kahrolası gezegende hepsini bir araya getirseler iyi olurdu aslında neyse dedim ya tanrının işine akıl sır ermez o daha iyi biliyor bizler bilmeyelim.. Bu gece aklıma çok fazla şey geliyor yazmak ile yazmamak arasında kalıyorum sizlere söylüyorum benim ruhum kalp kırıklığından inşa edilmiş ve o bina çökmüş en alt katında kalmış bir insan olarak sesleniyorum benim kalbim çok kırık bunlar geçecek inanıyorum buna inanmaktan başka hiç bir amacım yok çünkü inanmak zorundayım buna bittiği zaman o zaman diyeceğim tek şey ''bak Japon nasıl koyduk ama gezegene hadi yak bir sigara'' tabi o zamanı ben görebilirsem insanın kıymetini yanından ayrılınca anlıyoruz
tekrardan okuyup düzeltilmesi gereken şeyleri düzeltmek istemiyorum böyle okuyun gitsin...
bölüm sonu olarak güzel bir parça
Siz benim neler çektiğimi nerden bileceksiniz