27.05.2013
Tanrının Kumarhanesi - Bölüm 2
Aynadaki bana bakan oruspu çocuğunun teki söyledi korkağın teki olduğumu,
Korkaktım evet, Karanlığı oldum olası hiç mi hiç sevmedim.
karanlığa bırakılmış güneş sisteminden hiç bir anlamım yoktu.
Gözlerim yoktu. geceye inat olsun diye gözlerimi oymuştum,
ağırlık yapıyordu bana, bende oydum gözlerimi.
Karanlığın arkasına saklandım. Büyücülere kurban vermiştim, bakire meryemi,
Ruhumu iblise sattıktan sonra,
Kadıköy sokaklarında dolaşmak istedim, kendimi kaybetmek istedim.
o sokaklar ruhumu çoğu kez ölüme gönderdi her seferinde..
Güneş sistemine son kez küfür ediyorum!
Ananın amına kadar yolun var, tanrım?
Özür dilerim bu sana değildi,
Şeytana son kez oyun oynadım, kendi ruhummuş gibi başka birinin ruhunu sattım,
İlan vermiştim, telefonda beni arayan ilk kişiye sattım ruhumu, ucuza gitti biraz ama olsun.
Üzüntü denilen olayı ve Kalp kırıklığını tozlu raflara kaldırınca ne kadar pis ve boktan bir,
şehirde yaşadığımı anlayınca anlamıştım, kimsesizliğimi,
bedenim yorgundu, tanrım yorgundu, ruhum tecavüze uğramış biriydi.
Yorgundum hayata karşı,
insanlara karşı,
kendime karşı,
Elimde bulunan son kartları masaya attıktan sonra son kez kokain kullandım.
Damarıma girmişti bir kere, ve kanımda seks yapmaya hazırdı.
Bekaretliğimi tanrıya verdikten sonra, Harikalar diyarına gittim...
Yanımda bolca eroin ve sigaradan başka hiç bir bok yoktu.
Sabah kahvaltısını yarım toz, öğlen yemeğini yarım toz yazdıktan sonra uygulamaya koyuldum.
ilk başlarda iyiydi,
Geceleri,,, en ağır yarayı geceleri aldım.
Ölüyorum dediğim zamanlarda ölmüyordum. Garip bir olaydı tanrının elleri gibiydi hayat bana karşı!!
Kötü biriydim,
Nankör ve acımasız biriydim.
Bolca yalan imal ettikten sonra,
İnsanlara sattım yalanlarımı,
Kendime yalan söyledim önceleyin,
sonra yüzünü görmediğim anneme yalan söyledim.
Babamı öldürdüm düşlerimde,
kendimi bir daha asla ama asla affetmedim.
Yalnızdım, Kalbim kırıktı, kırık kötümser bir hastaydım...
Galata kulesine son kez çıktım ufka doğru baktım,
İstanbul kalabalıktı, benim gibi değildi,
İstanbula aşık olan insanlar çoktu, benim gibi kalbi kırılan biri yoktu.
İstanbulu yakmak istedim, bunu yapacak güce sahip biri değildim..
Hastaydım, yorgundum.
İnsanların dertleri, kendi dertlerimle birleşince kocaman bir hiç oluyordu...
Kalbim kırıktı yine, kendime karşı kırıktı ,
Masanın üzerinde bulunan yapıştırıcıyı aldım elime,, kalbime sıktım zaman sonra kendini attı,
Sıvası çökmüştü, Kalbim artık eskisi gibi oruspu olabilirdi,
Bunu daha önce çoğu kez denemiştim.
gülmek bana göre değildi josephine, ben gülme yeteneğimi yıllar önce bir kavanozun içine hapis etmiştim,
ve o günden sonra kendi ruhumda dahil olmak üzere kimseye gülmedim.
kimsede güldüremedi,
Yaşadığım odada son kez iki ağır maddeyi içince harikalar diyarına gittim.
biliyor musun josephine burada işler yolunda, her gece kalbimi sikecek oruspular yok.
o geceden sonra yeryüzüne inmemeyi seçtim,
Günahkar biri olarak burada yaşamaya devam ettim.
ve play butonuna yeniden dokundu o kişi......
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
KAYRA
Merhabalar, Nasılsınız En son 20 Haziran 2021 Tarihinde buraya uğramışım gerçekten bu kez araya çok ama çok açtık. Neyse özledik ve geld...

-
Hadi bu gece yeni bir intihar eylemi bulalım insanlar bu duruma şaşırsın, hatta insanlar bu durumu ayakta alkışlasın, yada sabaha kadar b...
-
Ölüm habercisi işte bu ipi yapmak çok istedim.. boğazıma geçirmek ve gezegeni terk etmek istedim. Eğer bunu yapsaydım belkide beyn...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder