5.05.2013

Acı Çekene Saygı



  Son kez ruhumu siktirmek isterdim tanrıya açıkçası o bu işin ustası olmuş çünkü, Tanrı'yı oldum olası hiç sevmedim onun çocuğunu da sevmedim. Tanrı İsa'yı yalnız bırakacak kadar ağır rol oynadı insanlara, müslümanlara, hristiyanlara, daha nicelerine.. Tanrıyı çocuk yaşta öldürdüm elimde olan silahla iki el ateş ettim öldü kusursuz bir ölüm olmadı açıkçası. İnsanlar beni taşladılar ateş ettiler arkamdan, hatta bazıları oruspu çocuğusun sen dediler. Tanrıyı bir gece öldürdüm o günden sonra fotoğraflar siyah beyaz çıkmaya başladı. O günden sonra babasız kaldım, annesiz kaldım bir yanım hep boştu sevilmeyi bekleyen tarafım buruktu ağlamaklıydım hep ve sürekli ağladım, kitap okumak içimden gelmiyordu. Vücudum çok yorgundu bedenim beni terk edecek kadar ağırlaşmıştı bana karşı beynime silah dayatılmış biriydim.

  Bir gece yarısı yine yapmam gereken şeyi yaptım, kanıma eroin ve alkol bıraktım bunu her gün yaptım açıkçası çünkü ben tam bir oruspu çocuğunun tekiydim. Bunu yaptım kendine namuslu, şerefli, dürüst diyen insanları tanıdıkça onların boşluğu olmak istedim. Onlar o kadar çok dürüstlerdi ki o boşluğu doldurmak sandığımdan kolay olmadı ama yaptım o insanların boşluğunu doldurdum ve o insanları şerefli, dürüst biri yaptım. O gece yarısı tanımadığım bir insan tarafından kuyulara atılarak ne kadar da beş para etmez dedikleri dünya ile tanıştım o kuyu beni dibe doğru bıraktıkça eksiliyor, eksildikçe ne kadar iki yüzlü olduğumu görüyordum. Kendimi o boşlukta bulunca bir ışık aradım ama o ışık hiç bir zaman beni bulmadı karanlıkta kalmıştım aydınlık beni terk etmişti. Adem gibi terk edilmiştim, İsa gibi çarmıha gerilmiştim. Kutsal kitaplar gibi yanmıştım her şeyi denediler üzerimde vücudumu kobay olarak kullandılar o insanlar benden fazlalığımı alarak beni biraz daha eskittiler, Ben eski bir halı olmuştum artık, İnsanlar beni depo dedikleri yere atınca ne kadar da eskidiğimi o zaman anladım.

  Kahrolası insanların ne kadar da nankör dediklerini tanrının ağzından duydum bir gün tanrı insanları nankör ilan etmişti, Nankör olan kendisiydi ama insanların üzerine atmak için kaçınılmaz bir fırsattı bunu tanrı dedi insanlar nankör oldu. Beklenilen bir durumdu,

  Ben tanrı olsaydım eğer, insanları yok ederdim. Onların yerine tiyatro kurar başka bir yaratık yaratır o oyunda ne kadar da iki yüzlülük varsa oynamalarını emrederdim. Tanrı bu istese her şeyi bir saniye de yapacak gücü var uğraşmak istemiyor sanırım yada her neyse işte,

  Beynimin içinde dolaşan insanlar her gece ateş etmek için varlar, Rüyalarım da benim elime silah verip kendimi öldürmem isteniliyor. Ama nedense ben kendimi öldürmek yerine başka birine ateş ediyorum o kişi ölüyor, Ölmek çok kolay bir meslek bunu ben kendim yaratamıyorum kendi ellerimle ölümümü hazırlamak istiyorum ama o ölüm beni bulmamak için her yolu deniyor. Sonra müzikler çıkıyor karşıma ve tekrar başa sarıyor filim o bitmek bilmeyen oyun beni de çok fazlaca yoruyor bazen ama olsun alıştım artık. Kırılan kalbim bir yerlerde oturmuş beni bekliyor gelmemi bekliyor bir gün yanına gitmeyi düşünmüyor değilim bir gün ne zaman gelir o gün bende henüz bilmiyorum onu,

  ''İbrahim gönlümü put sanıp da kıran kim'' diyor şayirimiz bunu bende bilmiyorum benim gönlüm o kadar çok kırılmış ki, Düzelmek nedir bilmiyor kendisi, Sevgili, Aile yada Dost anlamında değil üç şey Sevgili, Dost, Aile sevgili anlamında oldum olasıca kalbim kırık o kadar çok fazla ki bu; bende sıkıldım artık o konuda, Aile konusunda diyecek hiç bir şeyim yok oldum olasıca devam ediyor kırıklığım, Dost anlamında iyi etkisi olmasa da mutlaka sonunda iyi şeyler ortaya çıkıyor, Ona da alıştım artık. Kendime bir rol buldum kırık kalpler insanı adında onu oynuyorum filmin sonu mutlu bitiyor kafamda öyle kurguladım yönetmenlik koltuğu her ne kadar bana yakışmasa da sonu mutlu son diye bir şey yazacak ve o zaman mutlu olacak kahramanımız. Belki o kahraman ben olurum ama dedim ya filim bu sadece oynayacağım filimde mutlu olacağım ve yaşantıma geri döndüğümde yeniden mutsuzlukla baş başa kalacağım, Hey şeyi zaman dedikleri olay gösterecek ve gelen o zaman mutlaka ama mutlaka benden bir parçamı daha söküp alacak.

   Siyah beyaz fotoğraflar kadar acı doluyor içime, Her neyse işte kelimeler olmadan hiç bir şey ortaya çıkmıyor. Yada bunu en iyi bilen ben değilim. Boş ver


   '' Mutluluk hiçte kolay bir yerde beklemedi beni her zaman en zor yerde en boktan biçimde beni öldürdü bu gece ölmek için tanrıya son duamı ediyorum. Bel ki bir gün ölmek için.''



''Son bölüm oyununda müzik başlıyor'' her insana iyi kalp kırıklığı dilerim 







 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KAYRA

    Merhabalar, Nasılsınız En son 20 Haziran 2021 Tarihinde buraya uğramışım gerçekten bu kez araya çok ama çok açtık. Neyse özledik ve geld...