13.01.2014

hadi eyvallah



 Babasının spermlerinden dünyaya gelmiş piç birisi olarak yazıyorum bunları... Uzun süredir buraları yine eskisi gibi boş bırakmıştım yine öyle olacak kendimle olan hesaplaşmalarım henüz bitmedi. Bitmedi diyorum doğru bu neyse konuya gireyim ben öncelikle babamdan başlayayım yıllardır beynimin içinde kemiren bir soru vardı insan nasıl olur da öz çocuğunu bırakarak terk eder diye çok düşündüm açıkçası acaba ne derdi vardı ne sıkıntısı vardı da terk etti tanrı tarafından peygamber mi ilan edildi yoksa yada altın mı buldu çok mu zengin oldu ne oldu yıllardır bu soruyu çok düşündüm beş yaşındaydım kalbim kırılmamıştı resmen orospular gibiydi arka sokakların köşe başında saldırıya uğramıştı bıçak çekmişlerdi kanım akmıştı. düşündükçe kafayı yedim aklımı kaybettim ama bir türlü hak veremedim neden diyemedim olmadı sürekli hak vermek istedim ama olmadı hakkımı yedi. Sonra iyi yapmış dedim ilk acıyı öz birisinden almak aslında çok iyi dedim büyüdükçe ayaklarım sağlam basar dedim oda olmadı ayaklarıma mermi attılar kanadı sonra. Zaman denilen şey çok garip bir şey aslında o zamanda kaybolmak isteyişin ve bir daha yeryüzüne inmek istememen çoğu insan öyle kimse mutlu değil herkes üzgün kırılgan çevremde gördüğüm kadarıyla öyle kırılganız işte neyse dedim ya uzun süre yine olmayacağım buralarda öncelikle bi roman var çok sevdiğim yazar bi abim tarafından birlikte kaleme aldığımız bi roman iyi olacak diyorum bu sefer her şey çok daha güzel olacak bu sefer yolunda gidecek diyorum ama bir yandan da korkum var işte deneme kitabı vardı onun çıkmasını isteyen bi ablam vardı önemli bi yayın evinin editörü sürekli baskı yapsa da zamanı var diyerek geçiştirdim durdum bilmiyorum ama deneme kitabının zamanı var diye bakıyorum birde şiir kitabı ve mektuplardan oluşmuş bir kitap bir kadına yazılmış bir kitap onu çıkarmak istedim öncelikle o olsun dedim oda elimde patladı romana daha çok yattım onu özenle çalışıp durdum sevdiğim abi sağ olsun uzun bi süre verdi o zamana kadar bitirmem konusunda tamam dedim bende. Neyse kitapların yanı sıra benim için çok önemli olan iki sınav var biri malum ygs diğeri benim için hayatımın dönüm noktası olan bi sınav onunda zamanı gelince açıklayacağım ama şimdi değil olur da hani her şey yolunda gider o çok önem verdiğim sınavı kazanırsam gitmeyi düşünüyorum bu şehirden yoruldum artık üstüm başım toz içinde artık kendimden olduğumdan çok uzaktayım okuduğum kitaplar dinlediğim müzikler izlediğim filmler beni biraz olsun yükseltti çok değil ama kendime göre çok çok yüksekte diyebilirim. Neyse işte beklentilerim çok yüksek her şeyin yoluna girmesini bekliyorum olur belki her şey yoluna girerse o zaman gideceğim gittiğim o şehirde bir parka oturup sigara içicem her şey nasıl da geçmiş diyeceğim bu kadar kırıklığım bu kadar yorgunluğum her şey bitmiş gitmiş belki diyorum kısa bir süresi vardır...

 Resimdeki iki sandalye iki kahve ve dağınık bir yatak bi abinin evi orası o resimde anlatılmak istenen çok şey var ama anlatılmamış çok cümle var.. Kendime söz verdim artık düzelmem gerektiğim konusunda daha fazla kırılmamam konusunda şunu da biliyorum ki yine kırılacağım mutlaka eminim bu konuda her şey biter herkes evine gider sanırım şarkı sözüydü şuan tam aklımda değil işte herkes evine dönüyor aklıma yıllar öncesi geliyor uyuşturucunun keyif verdiği zamanlar geliyor sonra ne kadar çok şey kaybetmişim diye bakıyorum doğru aslında çok fazla şey kaybettim kendimi kaybettiğim dönemlerim oldu bir hiç uğruna ölümü arzuladığım dönemlerim oldu saçma geldi işte neyse işte az çok o durumları anlatmaktan da sıkıldım uzun bir süre yokum romana ve derslere çalışmam konusunda hadi bana eyvallah


 Ne zaman bu müzik başlasa sigara içesim gelir ama onuda bıraktım ayrıldık koptuk o beni kırdı ben onu çöpe attım

 Zaman işte güzel bir şey değil, beni çok kırdılar insanlar, parçalarımı ayırdılar,, bende ağladım hep.....







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

KAYRA

    Merhabalar, Nasılsınız En son 20 Haziran 2021 Tarihinde buraya uğramışım gerçekten bu kez araya çok ama çok açtık. Neyse özledik ve geld...