20.06.2020

Gemide


 Çocukluğu çalınmış insanların, hayatlarının geri kalanını hükmen mağlup olarak devam ederler.  

 Merhabalar, Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. 
Ben ikinci sarı kartla oyun dışı kalmış biri olarak hayatıma kaldığım yerden devam etmeye çalışıyorum yada oynadığım bu gösterişli oyunda rolümün hakkını çok iyi veriyorum ki senarist henüz final yazmayı uygun görmüyor sanırım. Her neyse... Zaman kavramı artık gün geçtikçe mum gibi eriyor, anlamlandıramadığım bir kısır döngünün içinde kendimi bulamıyorum, Kaybolmuş biçimde sürekli kendimi ve kendi hayatımı mahvetmeye çalışıyorum, yıkılmaz kalemi kendi ellerimle yıkıyorum, yavaş yavaş hüzün veren bir duygu bu aslında ama neyin üzüntüsü olduğunu bilmiyorum. 

 Bir gün ciddi ciddi delireceğim sanırım. Hayatım boyunca en umutsuz insan olarak hep UMUT ettim, en dibi görmüştüm, hakkım olanı almak istediğimde o kuyudan çıkarken üstüme sinen kokudan o kadar rahatsız olmuştum ki geri dönmek zorunda kalmıştım. Benim hayatım tam anlamıyla kir ve kokudan oluşuyordu, üstüme sinmiş bu kokuyla yaşamıma devam edeceğimden pişmanlık duyan kimdi bilmiyordum.

 Sizlere çocukluğumdan söz etmedim hiç, gerçi hoş nasıl bir çocukluk yaşadığımı bende pek anlayamadan hayatın orta yerine atılmıştım. Dizlerimin kanadığını ben daha beş yaşındayken öğrenmiştim, acının nasıl bir tat olduğunu, çıkmaz sokakların nasıl bir bok duvarı olduğunu daha henüz beş yaşında öğrendim. Çocukluğumu kumar masasında kaybettim ben o günden sonra hayatım hep bir kumar masasında en iyi blöf olarak kullanılmak oldu. Hayat bu değil dedim, tutunmak istedim, kötüde olsa bir şeye tutunmak istedim. Tutunduklarım da oldu elbet ama o tutunduğum kişilerde belli bir zaman kırılmayı uygun gördüler kendi içlerinde. Tutunacak eğer bir dalın yoksa aşağıya düştüğün zaman canın çok yanar. Benim canım bir kumar kartına peygamberler gibi satılınca Allah'dan mucize bekler oldum. Allah sesimi o gece duymayınca aramızdaki bütün duaları yere attım. 

 Okuduğum kitaplar, yazdığım onca şey, tanıdığım yeni insanlar ve tanımaya devam ettiğim yeni insanlar, hayatıma giren kadınlar hepsini tanıdım. İnsanları tanımak konusunda çok ustalaşmıştım, tek bir fotoğrafla bütün geçmişini öğrenebiliyordum artık bu da Tanrı tarafından bana verilen özel bir güçtü işte. Ben yıllar önce kendimi kaybettiğimde yere hızla çakılırken başımın içine giren ağrı sayesinde hayata tutundum ve yıllardır yapabildiğim tek şey o kuyunun dibinde huzurlu yaşayabilmekti. Kimseye zararım yoktu benim kendimden başka ve kendimden başka kimseyi kırmadın, Nasıl bir kalbe sahip olduğumu öldüğüm zaman bilim insanların araştırması için emanet edeceğim. 

 Hayat bize hiç iyi şeyler sunmadı, hoş bizde ondan altın tepside bir şey beklemedik sadece ikiyüz elli gram mutluluk hepsi bu kadar..... 

 Uzun zamandır içimdeki bu mutsuzluktan kurtulabilmek için buraya geldim bu gece, kendi odama girdiğimde dağınık bıraktığım yatağıma tekrar yattığımda dizlerimi karnıma kadar çekip uyumaya çalışacağım...


Bölüm Sonu.... 


KAYRA

    Merhabalar, Nasılsınız En son 20 Haziran 2021 Tarihinde buraya uğramışım gerçekten bu kez araya çok ama çok açtık. Neyse özledik ve geld...