30.09.2014

Ayrılığın Hediyesi


 Antlaşma sağlanamadı. Olmadı işte son darbesinde kalbimi kırarak gidiyor eylül. Yeter demek yetmiyor bazen. Nefesim kesilinceye kadar bağırmak istiyorum josephine o kadar şiddetli bağırmak istiyorum ki mezarından ölülerin kalkmasını kıyametin kopmasını isteyecek kadar bağırmak istiyorum artık. Kumar masasında son kart bendim aslında sadece elin daha çok güçlenmesini bekliyordum hepsi o kadar masadan kalkarken herkesin yüzündeki o lanet ifadeyi görmek istemiştim hepsi o kadar. Masadan kalkarken ruhumu değil bir çok şeyimi kaybetmiştim. Tanrımı, dinimi, dilimi, kendimi her şeyimi kaybetmiştim. Kaybetmenin en iyi örneği olarak ben seçildim bir kurban şarttı ve o da ben olmuştum.

 Kaçmak istemiştim önceleri o kadar çok kaçmak istedim ki yaşadığım evden, şehirden, ülkeden her şeyden o kadar çok arzuladım ki bunu yapamadım bir türlü olmadı. Son kozumu oynamak istemiştim. Bir trene binip gitmek istedim yada bir uçağa yada başka bir şeye her ne bok olursa olsun işte binip siktir olup gitmek istemiştim. Kimsenin beni tanıyamayacağı bir şehirde yaşamıma kaldığım yerden devam etmek istedim. Ama olmadı gidersem eğer benimle birlikte acılarımın da geleceğini biliyordum. Kaçamazdım ben oyun bitene kadar bu masadan kalkamazdım. Elim ve kolum bağlıydı.

 Benim adım kimse, kimsesizlerin kimsesi, adı olmayan kişilerin kimsesi, tanrı elimi bıraktığı gün yüksek yerden hızla düşmeye başladım. o kadar çok hızlı düştüm ki bir daha yerden kalkamadım. canım yandı artık son blöf olarak kendimi seçmek zorundaydım masada kimse kalmamıştı. Son tercih olarak iblisi seçtim bende.

 Benim adım şeytan tanrıyı inkar eden. Ademi kandıran Havvayı cennetten kovduran tek meleğim . Tanrının beni serbest bırakmasını istediğim gün bazı şeyler söyledi insanlarını kandırmam konusunda bir gün verdi. Kabul ettim, ama bilmediği tek şey kalbimi kırmasıydı. Tanrıya bu yüzden küstüm bir daha asla ama asla konuşmadım.

 Benim adım yok. Yok olmuştum bu gezegende yaşamayı hiç bir zaman istemedim. Babam ölmüştü beş yaşındaydım kalbim kırıldı. Üvey annem kumar masasında blöf olarak kullanınca masadan kalkmak zorunda kaldım en iyi yapmam gereken işi yaptım. Beynimi ve zekamı kullandım. masada kim varsa hepsini kandırdım. Son el bana döndüğünde masaya koyabileceğim hiç bir şeyim kalmamıştı. Bir tek ben vardım kendimi koydum ve kaybettim.

 Benim adım ibrahim kalbim kırıldı çoğu kez, hatta milyon kez, sayısını o kadar çok unuttum ki bazı zamanlar yüzden sonra tekrar saymayı istedim ama başaramadım. yirmiden sonrası gelen kırıklıklar daha acı oldu. Canım yandı o kadar çok canımı yaktılar ki kimse anlayamadı. Elimde sadece kalbim kalmıştı.. kime yaklaşmaya kalksam kırmayı seçti... Yada kimi sevmeye kalksam, artık gücümün bittiği evresindeyim artık yok olmanın evresindeyim yok olmak istiyorum çünkü bir daha böyle bir gezegende yaşamayı asla ama asla arzulamak niyetinde değilim çok çektim ve hala da çekiyorum. Geçmişimden kurtulmak istiyorum ama her biri suratıma birer çamur gibi iniyor.

 Benim adım, benim adım ne baba!!!!!!!




bölüm sonu....


20.09.2014

ıamx


 ''Birini çok sevdiğim zaman elimde sadece hayal kırıklığından başka hiç bir şey kalmadı bu güne kadar''

 Daha önce yazmıştım sanırım bunu ne zaman yazdığımı şuan tam olarak bende bilmiyorum belki bilgisayarın herhangi bi dosyasında yada yazdığım günlükte aklıma geldi yazdım sadece neyse, Uzun zamandır yoktum buralarda sürekli bakınıyordum ama yazmıyordum yada üşengeçlik diyelim biz buna nedenini henüz bende çözemedim ilk kez bu kadar uzak kaldım. Yada başka başka nedenler her neyse geriye dönüp baktığımda zamanın ne kadar da hızlı geçtiğini anlıyorum artık. Eskiden olsa zaman geçmez diye alay ederdim uğraşacak bir şeyler bulmaya çalışırdım bir türlü zaman geçmez diye dert yanardım ama şimdilerde artık onu diyemiyorum zamanın nasıl geçtiğini anlayamıyorum. Çok uzattım sanırım zamanla ilgili konuyu evet evet kabul ediyorum, eylül ayı benim için bir geminin su alması gibi bir şey yada o geminin batması gibi, kendimi bildim bileli sevmiyorum eylülü nedenleri az buçuk belli o konulara falan girmekte amacında değilim. Yıllardır bu böyleydi benim için ama artık hayatımın değiştiğini anlayabiliyorum nedendir bilinmez ama eylül ayı ile barışma durumuna kadar geldim. yada aramızda bi antlaşma imzalanması gibi söz konusu da diyebilirim. Ben ondan hızla uzaklaşmaya çalıştıkça o bana aynı hızla yaklaşmaya kararlı bir müzik notası gibiydi, sadece o notanın hangi müzik aleti ile çalınması konusunda bekleyen bir küçük çocuk gibi hepsi bu kadar. Nedendir bilinmez ama ilk kez hayatımda ilk kez eylül ayını huzurlu geçiriyorum, ilk kez bir eylül ayında kaybetmiyorum, ilk kez eylül ayında mutluyum ama bundan çok korkuyorum sanki her an bir şey olacakmış gibi sanki her an kapıdan biri girecekmiş gibi yada beni doksan altı yerimden bıçaklayıp kaçacakmış gibi hissediyorum. ama olmuyor işte o kadar naif bir şekilde bekliyor ki belkide bundan korkuyorum bilmiyorum yada her şeyi akışına bırakma zamanı gelmiştir hayatın.

 Artık eskisi gibi değilim, hayatımı bir trenin rayına oturtmayı başardım diyebilirim ve o trenin bir sonraki istasyona ulaşması için sadece yavaş kullanıyorum hepsi o kadar. Düzeliyorum yaralarım artık iyileşiyor kendimi tedavi ediyorum. Boynumda ki ipi bir çakmağın son kalan gazıyla yaktım. Yavaş ve ağırdan ilerlemesini istiyorum hayatımın onca geçen zamanımın nasıl hızla geçip gittiğini izlemek istiyorum sadece. Bir ay önce hayatımın dönüm noktası olan bir işe başladım. Güzel gidiyor orada da işler memnunum hedeflerim çok yüksek artık bir boka sahip olmak istiyorum. Zekamı konuşturabileceğim bir yer, zekamı hayran bırakabileceğim bir yer, Düzenli bir hayatım var artık diyebilirim yani alkol almıyorum artık mesela, sigarayı bilmiyorum henüz bırakmadım zaten o da hayatımın tuzu, bir yemeğin tuzsuz olması ne kadar tat vermezse benim için de sigara öyle bir şey artık. Bu gün holding binasında eğitim vardı oradaydım bulunduğum ortam, insanların birbirlerine saygı duyması, hoşgörülü olması, konuşmalarını çok dikkatli seçmeleri hayran bıraktı diyebilirim. Özellikle yurt dışı mağazacılık Genel Müdürü Yenal Bey'in konuşması, Adam tam bir örnek alınması kişiydi benim için öyle bir insan olmak ve karşındaki insanların sana saygı duyması, inanılmaz güzel bir şeydi benim için, inanılmaz bir deneyimdi hatta. Neyse hayatım artık düzenli bir şekilde ilerliyor, kalbim düzelmedi kırık değil alışkınım kırılmaya, parçalanmaya zaten kimi sevmeye kalksam düşman oldular bana sevmeyi bir türlü beceremiyorum karşımdaki insanı kaybetme korkusu yada başka nedenler bilmiyorum gerçekten, bilmiyorum bunu, seviyorum diyorlar ama sonra kırarak çekip gidiyorlar. Bunun en iyi örneği babam sanırım. Siz bana anlatsanız olmaz mı? Karşınızdaki insanı nasıl seviyorsunuz....

 Açıkçası aklıma daha çok şeyler geliyor ama bir türlü toparlayamıyorum. Uzun bir süredir aklımda. Akdenize gitmek var. Antalya yani bi aksilik olmazsa yine aynı perondan binip gitmek istiyorum iki günlük antalya tatili iyi olacak benim için. Bayramda gitmeyi düşünüyorum belki bayram tatilini birleştirir bunu üç yada dört güne çıkarabilirim ne kadar uzun süre kalırsam benim için o kadar iyi olur. Ölürsem eğer antalyaya gömülmek istiyorum. Neyse ölüm falan şimdilik böyle şeyleri rafa kaldırdım önümde çok büyük mücadelem var artık. Senaryoya kaldığım yerden devam etmeyi düşünüyorum, Roman da aynı şekilde söz verdiğim gibi onuda bitirmeyi hedefliyorum. Bundan sonra artık şampiyonlar ligindeyim. Hedefim çeyrek finale kadar yükselmek. Kim bilir belki uzatmalarda bir gol atarsam final dahi oynayabilirim. Onun için daha çok çalışmam lazım biliyorum bunu ve onun için daha çok çalışıp önümdeki engelleri bir bir kaldırma konusunda hem fikirim. Güzel günler artık geliyor, barışmaya başladım baharla. Roman konusuna gelecek olursam beynimin içinde bitti sadece onu yazıya dökmem lazım hepsi o kadar, sağ olsun. Yazar abim sık boğaz etmiyor ama ona karşı bir sözüm var bitirmeyi hedefliyorum. Senaryoya gelecek olursam kim bilir belki çekilir belki çekilmez, deneyim kazanmış olurum sadece hepsi o kadar.

 Şimdilik hepsi bu kadar. arada bir hatta sık sık buralara uğramaya özen göstereceğim. Kendinizi sevin. Kimseyi üzmeyin...




Bölüm sonu...



KAYRA

    Merhabalar, Nasılsınız En son 20 Haziran 2021 Tarihinde buraya uğramışım gerçekten bu kez araya çok ama çok açtık. Neyse özledik ve geld...